Ebru Nalan SÜLÜN
Türkiye’de sanatın, siyasal, ekonomik ve toplumsal boyutlarıyla tartışılmasına yol açan
21 Eylül’de Tophane’de yaşanan mahalle saldırılarına maruz kalan galerilerden olan Outlet/ İhraç Fazlası Sanat; olay sonrası Bengü Karaduman’ın “buradayım” sergisi ile tekrar ayağa kalktı.
Bengü Karaduman’ın Türkiye’de açtığı ilk solo sergisi olma özelliğini de taşıyan “buradayım”da sanatçı;gerçeklik ve bu gerçekliğe farklı katmanlardan bakan bir bireyin düşünsel boyutunu yine çok katmanlı bir dil ile sunuyor.Sergi; bireyi sorgularken kendi gerçekliğinden ve bireyselliğinden yola çıkan sanatçının son dönem video- heykel ve neon çalışmalarından oluşuyor.
Karaduman, ele aldığı çok katmanlı gerçekliği üç ayrı düzlemde, üç ayrı odada ele alıyor. Güncel gerçeklikler serginin birinci bölümünü oluşturuyor. Rüyalar, hayaller serginin ikinci bölümünü, gerçekliklere olan bakış ise; üçüncü bölümü oluşturuyor. Ele aldığı gerçekliği konstrüksiyon olarak değerlendiren sanatçı; aslında bireyin sahip olduğu araçlardan üçünü; nesnel düşünme, bilinçaltı ve dünya görüşümüzü beslediğimiz kaynaklar vasıtasıyla gerçekliğin görünürlülük ivmesini sorguluyor.
Serginin katmanlaşan anlatım diline bakıldığında ilk bölüm; iki boyutlu siluet animasyonlardan oluşan videolar aracılığıyla yansıtılıyor. Mekanda, videonun alışılmış yüzey değerlerinin farklılaştırılıp dönüştürülmüş katmanlar üzerine yansıtılması önemli. Sanatçı; ağ gibi düzenlediği iplerden oluşan çok katmanlı bir yüzeye yansıttığı videosunda, bedenin sınırlarının dışında oluşan göreceli gerçeklikleri “Tenimin Dışında” ismi ile güncel yaşamımızda karşılaştığımız olaylar, duyduğumuz haberleri sorguluyor. Ofiste birbirleri ile kavga eden beyaz yakalılar- av iken avcı konumuna sıçrayan kızgın boğa gibi bizden bağımsız ama medya aracılığıyla bireye yansıyan dinamikler yansıtılıyor.
Serginin ikinci mekanında, bir ayna ve neon ışığı kullanılıyor. Bu bölümde Karaduman; dış ses olarak maruz kaldığımız gerçeklikleri yorumlarken sahip olduğumuz kurgu gücünü sözdizimsel mantık kullanarak yansıtıcı ayna yoluyla gösteriyor. Burada; bireyin kendi dünyasını yaratma özgürlüğü ve kolektif bilincin dışında bireyin homojen çevresinde yarattığı öznel alanlar sorgulanıyor.
Serginin üçüncü bölümünde ise; bilinçaltının sonucu oluşan rüyalar ele alınıyor. Düşünmenin bir yolu bilinçaltı; gerçek hayat dinamiklerinin, verilerin netleştiği bir düzlemdir. Sanatçı;poliüretan heykeller ve video dili ile anlattığı bilinçaltı katmanını üç tema ile ayrıştırıyor.”Ödül ve ceza”,“dikkati kendine yöneltmek”,“yerini aramak” olarak ayrışan düzenleme;heykel ve videonun bütünselliği,mekanla olan diyalogu ile farklılık yaratıyor.
Serginin önemi; mekan ile kurduğu diyalog, izlediği ikonografik dil, çok katmanlı tema ile uyum sağlayan katmanlı anlatım yolları ile artıyor.Sanat ortamında –geçici- toplumsal bir travmaya sebep olan Tophane baskınından sonra Karaduman’ın son dönem video, heykel ve neon çalışmalarından oluşan “burdayım” isimli ilk solo sergisi 9 Kasım – 18 Aralık tarihleri arasında Outlet’te görülebilir.
* Bu yazı Cumhuriyet Gazetesi 17 Aralık 2010 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder